Annem..

Annem diye söylemiyorum kendisi çok acayip bi kadın. Biz ona ilaç sektöründeki yetkin hallerinden ötürü AbdiŞengül diyoruz ama o kısıma bu yazıda değinmeyeceğim. Her anne gibi benim annem de "biraz..." şüpheci. Bu bazen akıl almaz sorulara ve imalara neden oluyor. Çoğu zaman da eğlenceli dakikaların kapısını açıyor.
Odamın kapısını birden açıp "ne ediyisun buriya?" demesine alıştım ya da gülüşlerime illa bi mana yüklemek gayretine ama bu sabah hepsinden farklı bir şey yaptı; havuçtan şüphelendi. Evet evet, bildiğimiz havuç. Eveeeeet, tavşanların yediğinden.. Eve geldi. Rendeye baktı. Sonra bana döndü ve 'Güzin.. Havuç rendelemişsin..?' dedi. 'Evet anne' dedim. 'Havuuuuç.. Allah Allah... Nereden esti?' dedi. Aklında ne gibi bi senaryo vardı bilmiyorum. Silkindim, kendime geldim ve 'rende hala sıcak anne; çok uzağa gitmiş olamam' dedim.
Sonra bu kız niye böyle? Havuç rendelemeyi canımın çekmesinden daha mantıklı bir sebebe dayandırmamın gerektiği bir dünyada giydiğim şey elbette kendime yakışandır.

Saygılar..

yitip giden anıları

Bir şeyler anlatırım güleriz. Sonra yazmadığım için kızar Zeynep. Ben yine yazmam. Yazamam çünkü. Yazmak anlatmak gibi değil çoğu zaman. Zeynep öyle olduğunu söyler halbuki. 

"bize anlattığın zamandan daha fazlasını harcamayacaksın Güzin! Yaz bunları. Ne kadar ilginç şey varsa senin başına geliyor. Bunları yazman gerek. Yalnızca anneni anlatsan yeter. Yazman gerek!"

Zeynep'in sesi de incedir bunları söylerken. Zeynep'in sesi her zaman incedir aslında.. elleri de öyle; beyaz ve ince.. -papatya gibi :)- Bana telkinde bulunurken ellerini kimlikli bir şekilde kullanır. Nerede görsem tanırım bir şeylere anlam verememiş Zeynep eli tepkisini. Yine de yazmam ama.. yazamam çünkü..

Zeynep için.

Zeynep'e dair.

8Kasım2013

   

                           

Gülmeyi severim, okumayı severim, pedallarla aram iyidir, yürümek konusunda idmanlıyım,
yavaş yürümeyi beceremem, komik bir şey varsa anlatamam o vakit çok komik bir hal aldığımdan yine de
güleriz beraber.
Demem o ki; bir yerlerde anlatılamayan bir fıkra varsa muhtemelen ben anlatamamışımdır.